Vaka: Çocukluk Çağı Travmasının Yetişkinlikteki Etkileri
Danışanın Bilgileri
- Adı: Ayşe (27 yaşında)
- Meslek: Öğretmen
- Başvuru Nedeni: Yoğun kaygı, depresif ruh hali, insanlarla yakın ilişkiler kurmada zorluk
Ayşe, terapiye başladığında derin bir güvensizlik hissi, düşük benlik saygısı ve ilişkilerinde sürekli bir terk edilme korkusu yaşadığını belirtiyordu. Yakın ilişkilerinde ya tamamen bağımlı hale geliyor ya da aniden uzaklaşarak ilişkiyi bitiriyordu. Özellikle otorite figürleriyle (patron, öğretmen, müdür) iletişim kurarken yoğun kaygı hissediyordu.
Öyküsü
Aile geçmişi sorgulandığında, Ayşe’nin çocukluk yıllarında ağır bir duygusal ihmal yaşadığı ortaya çıktı. Babası alkol bağımlısıydı ve annesi sürekli olarak ekonomik sıkıntılar ve aile içi şiddetle mücadele ediyordu. Ayşe, çocukken annesinin babasından gördüğü fiziksel şiddete defalarca tanıklık etmişti. Ancak aile içinde “bizim yaşadıklarımızı kimse bilmemeli” anlayışı hâkim olduğu için duygularını ifade edememişti.
Çocukluk yıllarında ebeveynlerinin yanında kendini değersiz ve görünmez hisseden Ayşe, büyüdüğünde de insanlara güvenmekte zorlandı. Yıllar içinde bağlanma problemleri, yoğun kaygı ve depresyon belirtileri geliştirdi.
Değerlendirme
Ayşe’nin semptomları Bağlanma Kuramı ve Gelişimsel Travma Modeli çerçevesinde ele alındı.
- Terk edilme korkusu → Kaygılı bağlanma stiline işaret ediyordu.
- Kendini değersiz hissetme, suçluluk → Çocukluk çağı duygusal ihmalinin tipik bir sonucu.
- Yakın ilişkilerde aşırı bağımlılık veya kaçınma → Güvensiz bağlanma örüntüsü.
Ayşe’nin yaşadığı çocukluk travmaları, duygusal düzenleme becerilerini etkileyerek yetişkinlikte ilişkisel sorunlara ve kronik kaygıya yol açmıştı.
Terapi Süreci ve Müdahaleler
- Bağlanma odaklı terapi ile terk edilme korkularını ve güven duygusunu yeniden inşa etmeye odaklanıldı.
- Bilinçli farkındalık (mindfulness) ve duygu düzenleme teknikleri kullanılarak kaygıyla başa çıkma becerileri geliştirildi.
- Şema terapisi yaklaşımlarıyla çocuklukta öğrenilen “ben sevilmeye layık değilim” şemasını dönüştürme çalışmaları yapıldı.
- Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) ile kendilik algısı ve olumsuz düşünceler üzerine çalışıldı.
Sonuç
Terapi sürecinin ilerleyen aşamalarında Ayşe, çocukluk travmalarının bugünkü hayatına nasıl etki ettiğini daha iyi anlamaya başladı. Kendini değersiz hissettiğinde, aslında bu duygunun geçmişten gelen bir öğrenilmiş kalıp olduğunu fark etti. Yavaş yavaş insanlara güvenmeyi, kendini ifade etmeyi ve sınır koymayı öğrendi.